Hiçbir şeyi beğenmeyen insanlarla nasıl baş edilir?

İSTANBUL (İGFA) – Çiftler arasında iletişim sızlanma gibi problemlerin giderilmesini sağlayan en önemli etkenlerden biridir. Eşiniz sürekli olarak sızlanıyorsa ve yaptıklarınızdan memnun olmadığını dile getiriyor onunla iletişim kurmaya çalışmalısınız. Aksi takdirde birbirinizin yanında kendinizi mutsuz hissedecek ve iç dünyanıza karanlık çökmesine yol açacaksınız.

Hiçbir şeyi beğenmeyen kişiler ile baş etmek her zaman kolay değildir. Sızlanma genellikle psikolojik bir gereksinim sebebiyle meydana gelir. Dolayısıyla bu kişilerle nasıl baş edeceğinizi bilmek için öncelikle kişinin neden bu gibi bir sorun yaşıyor olduğunu anlamanız gerekir.

KİMLER SÜREKLİ SIZLANIR?

Hiçbir şeyden memnun olmayan ve her şeyi eleştirecek bir konu haline getiren kişiler genellikle depresif, pasif agresif, narsistik ve obsesif kişilik yapılarında olan kişilerdir. Bu karakter yapılarının her biri kendine ait farklı özelliklere sahip olabilir. Örneğin pasif agresif kişiler üzerlerine düşen görev ve sorumluluklarını yerine getirmemek için her türlü sızlanmayı gerçekleştirilebilir. Bunun yanı sıra depresif kişiler tam tersi sürekli sızlanansalar bile bütün güçleri ile sorumluluklarını yerine getirmeye çalışırlar. Narsisist yapıya sahip kişiler ise sızlanmadan çok eleştiri tarzında konuşmayı tercih ederler. Objektifler ise çevresinde bulunan herkesin yaptığı her hareketi yeterince özenli bulmaz ve bundan dolayı yakınırlar.

SIZLANMACI KİŞİLERİN DAVRANIŞLARININ ALTINDA YATAN NEDENLERİ ANLAMAK

Sızlanan eş pek çok kişi için oldukça ciddi bir problemdir. Eş ya da hayat arkadaşı insanın sürekli olarak iletişim kurduğu ve hayatının her anını paylaştığı kişi olarak bilinir. Eşinizin sürekli olarak sızlanması, belirli bir süre sonra bu durumun sizinle ilgili olduğunu düşünmenize neden olabilir.

Bu gibi bir düşünce kapıldıktan sonra problemi çözmek için çözüm üretmek kolay olmaz. Pek çok kişi sızlanan kişilerin bakış açısını değiştirmek için çeşitli yolda yöntemler izler. Ancak yaptığınız konuşmalar ilgili düşüncelerini haklı çıkaracak ifadelerden uzak durmak daha doğru olur. Bakış açısını pekiştirmekten ya da değiştirmekten uzak durmaya çalışmalısınız.

Related Posts

Takviyelere ‘kurul’

Son yıllarda peynir ekmek gibi satılan ve insanlar üzerinde giderek bağımlılık oluşturmaya başlayan takviye edici ilaç ve gıdaların piyasaya sunulmasından kişilerce nasıl kullanılacağına değin kurul onayı geliyor. Sağlık Bakanlığı bünyesinde ya da …

Aşırı aktif mesane kadınları tehdit ediyor! Ani idrar yapma isteği en tipik belirtisi

“Ani idrarım geldi, yetişemedim”, “Çok sık idrara çıkıyorum, böbreklerim iyi çalışıyor”, “Evden çıkmadan önce mutlaka tuvalete girerim” Günlük hayatımızda yaşadığımız veya çevremizden sıkça duyduğumuz bu yakınmalar, toplumda “aşırı aktif mesane” olarak bilinen mesane hiperaktivitesi hastalığının sinyali olabilir.

3-2-8 egzersizi göbek yağını hızlıca yakıyor

Pilates uzmanı Nonna Glaser mimarı olduğu “3-2-8” antrenman yönteminin göbek yağlarından en hızlı kurtulma yolu olduğunu belirtiyor. Peki, 3-2-8” antrenman yöntemi nasıl çalışıyor?

İktidar sağlık sistemini öve öve bitiremiyor, yurttaş derdine çare bulamıyor: Bir ay sonraya randevu isyanı!

Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, “Sağlık hizmeti konusunda dünyanın sayılı ülkelerinden biriyiz” açıklamasını yaptı. Ancak 1 ay sonraya randevu verilen yaşlı kadının videosu, Memişoğlu’nun sözleriyle çelişti. Yaşlı kadının “Ben nasıl dayanacağım. Ben ister miyim böyle olmayı” diyerek kendini yere bırakması kamuoyunun büyük tepkisine yol açtı.

Kefir, keten tohumu, ananasta ölçü şart! Fazlası değil, doğrusu yağ yakıcı

Kilo vermek isteyenlerin en sık yaptığı hatanın yalnızca tartıdaki rakama odaklanmak olduğunu söyleyen Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun, yaza fit ama sağlıklı girmek isteyenler için beslenme önerilerinde bulundu.

Yeni zayıflatıcı ilaçlara dikkat! Bilinçsiz kullanımı tedaviye dirençli obeziteye yol açabiliyor!

Obezitenin günümüz ve geleceğin sağlık gündeminin ilk sıralarında yer alan bir durum olacağına dikkat çeken Diyabet Araştırma ve Uygulama Merkezi (DİYAM) Koordinatörü Prof. Dr. M. Temel Yılmaz, obezitenin önlenmesi kadar tedavisine de önem verilmesi gerektiğine dikkat çekti.